SAVUNMA AMAÇLI YİVSİZ TÜFEK SEÇİMİ

[sentinel]

Bence yerli yivsiz almak biraz piyango bileti almak gibi. Şanslıysanız iyi olanı size çıkabilir.
Sorunlu çıkarsa,yerli firmalar bir şekilde tüfeği düzeltiyorlar.Ama,insanın morali bozuluyor.

Bizde de yerli tüfekleri 1000 fişeklik teste sokacak ekip var. Yabancılar gibi bizde de mekanik yeterlilik, güveninirlik, isabetlilik, dayanıklılk açısından değerlendirme yapılabilir. Ancak daha önce sn. turkmenoglu'nun da bu konuda yorumu olmuştu. Bu işin maliyeti yüksek. Haydi diyelim tüfek bizim veya arkadaşımızın, ama fişek fiyatları uçtu gitti. Saçma, şevrotin, tek kurşun 1000 fişek test etsek bir testin en en az 15.000 TL sadece fişek maliyeti var. Her sene 10 tüfek değerlendirsen gerisini siz hesaplayın. 

Bir de testi yapacak bağımsız ve tarafsız ekibin zaman faktörü var. Herkes yoğun iş yaşantısında, testi yapacak meskun mahal dışı alan bulmak bile sorun.

Fişek firmaları sponsor olsa, o da ayrı sorun. Firma kullandığınız markanın reklamını ister. O da tarafsızlık ve bağımsızlık ilkesine ters... Ayrıca test sonuçları kötü çıkan firmaların baskısı, yasal sorun çıkartmaları istenmeyen durumlar yaratabilir.

Velhasılı kelam, tüm bu sorunları çözen birileri çıkarsa neden olmasın?

Saygılar

Sn Sabri çok güzel açıklamışsınız. 

Bilmeyenler için tecrübelerimi anlatayım. Eski forumdaşlar hatırlar, nazaran  güvendiğim çok iyi bir ustanın markalaştırdığı bir tüfeği test etmek istemiştim. 

Yanılmıyorsam 2-3 bin fişekten sonra incelememi tamamlamıştım. 
Fişeklerin %8-10 kadarını forumdaşlarımız getirmişti test günlerinde. Yine % 5-6 kadar miktarı sterling firması hediye etmişti. 

Velhasıl tüfek, geri kalan fişek maliyetini benelli m3 tüfeğimi satarak karşıladım, yani maddi yük çok fazla bağımsız bir inceleme için. 

Testi merak edenler olursa: taktik görünümlü ilk tüfek 200 atıma gelmeden arpacığı uçmuştu, mekanizma ezilmişti (evet ezilmişti). Tüfek kilitlenip kalmıştı zor söktük. İkinci tüfek standart av tüfeği görünümlü idi ama temelde aynı silahlar idiler. Onunla 3 bin atışa dayandık. Ortalama her 5-6 yüz atımda bir temizledik. Sıfır tutukluk ile tamamladık. 
Sonra teste güvenip alan on kadar arkadaşımızın 7-8 inin  tüfeklerinde ilk başta veya sonrasında sıkıntılar baş gösterdi.
 

O zaman bazı firmalarda da görüşmelerde bulunmuştum. Tüfek hediye etmek istedi kimileri, test sonrasında tüfekleri forumdaşlarımıza kura ile dağıtırım diye düşünmüştüm ama firma beklentileri reklam yönünde idi. Ben de reklam yapıp insanları yanlış yönlendirebilecek yapıda biri değildim. Kimi önce olur dedi, forumun o zaman el altından sarsılmaza satışı söz konusu diye kötü reklam yaparım diye çekindiler vazgeçtiler, kimi malına hiç güvenemedi sıcak bakmadı vs vs..


İnceleme konusu zaman içerisinde değişti adı inceleme olan ama reklam/tanıtımlar inceleme başlığı altında yapıldı çeşitli kimseler tarafından. Ki bence her halükarda iyi oldu. Bolca tüfek gördük, zaman içinde tanıtımlarda bir miktar atış da yapıldığı için, videoları izleyerek kıyısından köşesinden fikir sahibi olduk silahseverler olarak. Ancak takip eden yıllarda özenip tüfek inceleyen bireylerin çektiği onlarca çeşit video izledim. Karşılaştıklarım içinde (zamanında izlediklerim içinde) hiç bir videoda mekaniğe veya tüfek/tabanca kullanım gereksinimlerine yatkınlaşmış, teknik veya silah kültürü olarak yetkinliğe ulaşmış ve birikimleri ile inceleme yapacak, tespitlerini doğru ve anlaşılır şekilde videoda aktarabilecek yeterlilikte birine rastlamadım.

Sn Osman Ortaç ta ilgisi gereği tabancalara, tabanca tanıtımlarına yoğunlaştı. Sayesinde genel kültürü arttı silah severlerin. Özellikle okumaya yatkın olmayanlar için çok ideal bir genel bilgi kaynağı haline geldi. Sayesinde bir nebze olsun tabanca sevgimizi doyurduk millet olarak.  

Sn Gunman, Sn Konuk belki ben yapabilirdim o zamanlar ancak mesleklerimiz bu tür düzenli incelemelere gereken vakti ayırabilecek rahatlıkta değildi. Bir ara Sn Gunman ile inceleme konusunda anlaştık ancak maddi imkanlarımız hiç elvermedi. Birilerinin gizli sponsorluğu altında veya herhangi bir kazanç ile bu tür testleri yapmaya da vicdanım hiç bir zaman elvermedi. 

Belki şimdi Sn Sabri yapar, veya başka deneyimli biri yapar veya yapıyordur. Belki bir grup oluşturup hep birlikte oluruz, bir araya gelerek önce yapılan test sırasında bağımsız fikirlerimizi paylaşır sonra birlikte ortak değerlendirmelerimizi yaparız vs vs..

Saygılarımla

O dönem Akdaş kinetik bir taktik model tüfek almıştım. Vuruş noktası ayarlı nişangah takımının ayar aralığının dışında kaldığından sıfırlamasını yapamadım. Fabrikaya ulaştığımda ''biz o nişangahı süs olarak koyduk işlevsel değil'' dediler. O zaman ''ben anlamam 25mt de taş atsam hedefi bulmam lazım alın tüfeğinizi ne yapıyorsanız yapın 25mt ye sıfırlayın test hedef kağıdıyla beraber gönderin.'' diyerek tüfeği gönderdim. Halka gezi eğeleyerek V gez haline getirip göndermişlerdi. Bu arada döner başlıklı mekanizma vidasını da bir daha açılmayacak şekilde vidalamışlardı. Tekrar iletişime geçip neden böyle yaptıklarını sorduğumda da '' son kullanıcının mekanizmayı sökmesini istemiyoruz.'' demişlerdi. Sembolik bir ücret karşılığında tüfeği devredip konuyu kapattım...

[turkmenoglu]

Sn Sentinel,

Geçmiş olsun. Ne yazık ki muhatap olmak zorunda kaldığımız portföyün çoğunluğu böyle.

Haniç lever action istedim mesela foruma özel olsun diye, temel özellikleri belirleyip. O zamanlar muhatap olduğumuz tanıdığımız av bayilerine aktardım konuyu, ama fabrika ile bağlantı kuramadılar veya kurmak istemediler, veya kurdular ama olumlu cevap alamayınca bize bilgi vermediler bilmiyorum. Sonrasında da araya gündelik hayatın yoğunlaşmış akışı girince bu proje fikri de zihnimdeki tozlu raflarda yerini aldı.

Saygılarımla

[ahmetozalp]

Uzun zamandır foruma girmiyordum. yağmur başlayınca eve kapandım, konuyu baştan sona okudum, kendi tecrübelerime göre bir şeyler söylemek istedim. Yivsiz satın alırken şans faktörü en önemli faktör. İthalde olumsuzluk olasılığı daha düşük ama olmaz değil. Otomobil alırken binip bir tur atayım diyebilirsiniz ama Tüfeği satın almadan önce denemek gibi bir şey yok. Artık kutudan ne çıkarsa şansınıza. Bu yüzden artık kullanıl mış sevmesem de, 2.nci el almanın daha iyi olduğunu düşünüyorum. Almadan önce iyice bakıp inceleme hatta atış yapıp deneme şansınız bile olur. 2.nci el hatasız tüfek bulmak, 0 bir kapalı kutuda sorunsuz bir tüfek bulmaktan daha garantili herzaman.

İthal konusunda tecrübemi anlatayım. Foruma tüfek almaya karar verdiğimde katılmış, ve SN. Sabri'nin Beretta 1301 başlıklı konusunu okuyup 1301 almıştım. Meslek gereği yerli sanayimizin kalitesini bildiğim için, yerlileri de araştırdığım halde, en baştan ithal almaya karar vermiştim. 1301'i aldım, iyi ki almışım, fabrikasyon fişekle tutukluk yaptığını görmedim. mükerrer atışta, her pozisyonda mükemmel çalışıyor. Demirbaş silahım oldu, ancaaakk... aldığımda arpacık merkezde değildi. Dolayısıyla tüfeği sıfırlamak için gezi neredeyse sonuna kadar yana kaydırmak zorunda kalmıştım ve her gördüğümde bir terazi burcu olarak çok rahatsız oluyordum. 
 Beretta 1301 ghost sight nişangah kullanır. Gezdeki halka üstündeki ayar vidalarıyla sağa sola ayarlanabilir. Arpacık ise resimdeki gibi, alttaki dar bir aralıktan minik bir civata ile sabitlenmiştir. Arpacık sabit, ancak civataya giren saplaması yuva içinde sağa sola biraz hareket ediyor. Tüfeği monte eden ustamız dikkatsizce arpacığı merkezden kaçık, boşluğun kenarına dayanmış olarak sıkmış. Kayıklık 1 mm bile değil, ancak gezi sıfırlamak için neredeyse sonuna kadar yana almak gerekiyor, bu da görsel olarak çok rahatsız edici.
Fikir vermesi açısından:


Arpacığı alttan sabitleyen civata aralıkta kısmen görünüyor.
Benim gez ise sıfırlandığı zaman aşağıdaki gibi değil, sol kenara yakın bir  konumda idi.



Şimdi diyeceksiniz ne var bunda, elin anahtar tutmuyor mu, sök düzelt. Ben de öyle demiştim ama civataya yönelip, elimdeki en küçük 6 mm açık ağız anahtarın bile büyük geldiğini görüp, bulduğum en ince uçlu kargaburunun bile aralığa girmediğini anlayınca şapa oturdum.
Takıntılıyımdır biraz. Hani kaymış tabloları düzeltmeden duramayanlar var ya, ondan. Rahatsızlığım aylarca devam etti, psikolojik etkileri olmuştur kesin.
Ha, söylemeyi unuttum, ulaşabildiğim bütün hırdavatçıları, online siteleri gezdim, memleketimizde 6 mm den küçük açık ağız anahtar satan bir yer bulamadım. 

Sonunda İngiltere'den 3-4-5-5,5 mm açık ağız anahtar getirdim, hangisi hatırlamıyorum biri uydu, söktüm ortaladım, rahata erdim.

Not: Bu olay 2016 senesinde olmuştu. Şimdi merak ettim yine aradım, artık 4x5 anahtar ülkemizde üretiliyor. İzeltaş'ın 4x5 mm'si, Beta tools'un 5.5 mm'si piyasada var. Demek ki gelişiyoruz vesselam.